Fetihten
tam 56 yıl sonra İstanbul’da Marmara Denizi Adalar yakınlarında Küçük Kıyamet
adı verilen bir deprem meydana gelmiştir. Bu deprem Osmanlı kaynaklarına "Kıyamet-i Suğra" diye isimlendirilir.
14
Eylül 1509 Sultan II. Bayezıd döneminde, yer şiddetli bir şekilde sarsılır.
İstanbul’un fethinden tam 56 yıl sonra meydana gelen eşi görülmemiş bu kıyamet
Payitahtı yerle bir eder. Sarsıntının gece başladığı noktasında birleşen
tarihçilere göre 13/14 Eylül Perşembe/Cuma başlamıştır. Değişik aralarla 30
yahut 45 gün sürdüğü rivayet edilmektedir. Enteresan bir rivayete göre de
Sultan II. Bayezıd; İstanbul’un muhtelif semtlerinde dört yüz kuyu kazdırmış ve
güya yine buna göre sarsıntıların önü alınmıştır.
Bu
küçük kıyamette; beş bin kadar insan yok olmuş, 109 camii ve mescitle 1070 veya
1300 ev temelinden yıkılmış ve İstanbul surlarıyla Topkapı Sarayı’nın bir çok
yeri harab olmuştur. İstanbul ahalisi 45 gün kadar bahçeler ve açık yerlerde
yatmıştır. Hatta Padişah için sarayın bahçesine "çatma odalar"
kurulmuştur. Bu felaket esnasında bir çok anaların evlatlarını, aile
fertlerinin birbirini kaybettikleri rivayet edilir. Depremde 160.000 nüfusa ve 35.000
yerleşim birimine sahip olan İstanbul'da,
aralarında Osmanlı hanedanından bazı kişilerin de bulunduğu
13000 kişi ölmüş, 1070 ev tamamen yıkılmıştır.
Bu deprem o kadar büyük bir alanı içine almış ve o kadar çok
etkili olmuşdur ki; Şehrin Surları, Edirnekapı, Silivrikapı, Yedikule, İshak
Paşa Kapısı, Topkapı Sarayı, Fatih Camii, Anadolu Hisarı, Yoros
Kalesi, Boğaziçi, Heybeliada, Burgazada, Silivri, Rumeli
Hisarı, Kızkulesi, Haliç, Galata ve Pera ağır
hasar görmüştür. Birçok kervansaray, hamam, mescid yıkılmıştır.
"Kıyamet-i
Suğra"nın tamamen dinmesinin ardında İstanbul’da imar çalışmaları
başlatılarak yıkılan evler yeniden yapılmıştır. Halktan deprem vergisi alınarak
zarar gören hasarlı yapılar tamir edilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder