9 Nisan 2013 Salı

VİCTOR HUGO'NUN SON SÖZLERİ



             

Maceralı bir  hayatın düşündürücü son sözü, tarihten bir anekdot...

Fransız şair, yazar, devlet adamı Victor Hugo hayatı boyunca pek çok değerli esere imza atmış;  tiyatro yapıtları, şiirleri ve romanlarıyla başarıdan başarıya koşmuştur. Kendisini öne çıkaran çalışmaların başında 1862 yılında yayınladığı ve başyapıtı sayılan Les Miserables (Sefiller) adlı romanı gelmektedir. Bunun ardından 1866 yılında yayınladığı Les Travaillerurs de la Mer (Deniz İşçileri) ve L'Homme gui Rit (Gülen Adam) gibi önemli romanları sayesinde kendisini dünya edebiyatında başrole oturtmuştur.

Edebi yönünün yanında ateşli bir cumhuriyet ve demokrasi yanlısı olarak rejimi eleştiren yazılar yazması ve izlediği politika sebebiyle 1851 yılında ülkesinden kaçmak zorunda kalmış, Fransa’da cumhuriyetin yeniden ilan edilmesinin ardından Paris’e dönmüştür. Yazarlığının haricinde bir aile reisi ve baba olan Victor Hugo’nun çok sevdiği kızı Leopoldine'nin 1843'de kazayla boğularak ölmesi üzerine 1852 yılına kadar hiçbir eser vermeyerek adeta küskün bir hayat yaşadı.

Victor Hugo Paris’e dönmesinin ardından kurulan cumhuriyetle beraber Ulusal Meclise seçildi. Bu sayede Fransa’nın en seçkin ve saygın insanlarından biri oldu. Meclis’te Paris Komünü için verdiği çaba netice vermeyince giderek siyasal ve toplumsal yaşamdan uzaklaştı.

Yurdunun ve halkının çıkarlarını savunması nedeniyle tam yirmi yıl sürgünde kalan ve birde evlat acısı ile yüreği dağlanan Victor Hugo debdebeli ve maceralı bir hayatın ardından 83 yaşında Fransa’da ölüm döşeğinde iken;

"Tanrı'ya inanıyorum, ahirete inanıyorum; fakat hiçbir kilise papazını başımda istemiyorum. Beni seven bütün dünya insanlarının gönülden dualarını bekliyorum. Bu benim için kâfidir."
diyerek 22 Mayıs 1885 yılında hayata gözlerini yumdu. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder